Büyük Mücadele

3/45

Giriş

Günahın girişinden önce Adem, Yaratıcısı’yla açık birlikteliğin keyfini sürüyordu; fakat insan günah işleyerek kendisini Allah’tan ayırdığından beri, insanlık bu büyük ayrıcalıktan mahrum kalmıştır. Yine de, kurtuluş tasarısı sayesinde, yeryüzü sakinlerinin gökle yeniden bağlantı kurabilecekleri bir yol açılmıştır. Allah insanlarla Ruhu aracılığıyla iletişim kurmuş, O’nun seçilmiş hizmetkârlarına verilen vahiyler yoluyla dünyaya ilahî ışık verilmiştir. “Allah’ın kutsal adamları, Kutsal Ruh tarafından yöneltilmiş olarak konuştular” (2. Petrus 1:21 [Kİ]). BM18 13.1

İnsanlık tarihinin ilk iki bin beş yüz yılında hiçbir vahiy yazıya geçirilmedi. Allah tarafından eğitim verilen kişiler bilgilerini başkalarına aktardılar, bu bilgiler de nesiller boyunca babadan oğula aktarıldı. Sözün yazıya geçirilmesi Musa’nın zamanında başladı. Bu zamandan itibaren, esinlenen sözler bir kitap haline getirildi. Bu çalışma bin altı yüz yıl boyunca - yaratılışın ve yasanın tarihçisi Musa’dan, müjdenin en yüce gerçeklerini kaydeden Yuhanna’ya dek sürdü. BM18 13.2

Kutsal Kitap kendisinin yazarı olarak Allah’ı gösterir; ancak insan elleriyle yazılmıştır; farklı kitapların çeşitli tarzlarında birkaç yazarın özelliklerini gösterir. Ortaya konulan gerçeklerin hepsi “Tanrı esinlemesidir” (2. Timoteos 3:16); fakat bunlar insanların sözleriyle ifade edilmiştir. Sonsuz Olan, Kutsal Ruhu ile hizmetkârlarının zihinlerine ve kalplerine ışık tutmuştur. O, rüyalar ve görümler, semboller ve figürler vermiş; gerçeğin kendilerine bu şekilde vahyedildiği kişiler de bu düşünceyi insan diliyle cisimleştirmişlerdir. BM18 13.3

On Emir Allah’ın kendisi tarafından konuşulmuş ve O’nun eliyle yazılmıştır. İnsanî değil, ilahî niteliktedir. Ancak Allah tarafından verilen hakikatlerin insan diliyle ifade edildiği Kutsal Kitap, ilahî olanla insanî olanın bir birleşimini sunar. Böyle bir birleşim, Allah’ın Oğlu ve İnsanoğlu olan Mesih’in tabiatında mevcuttu. Dolayısıyla, “Söz, insan olup aramızda yaşadı” ifadesi Mesih için olduğu kadar, Kutsal Kitap için de geçerlidir (Yuhanna 1:14). BM18 13.4

Farklı çağlarda, sınıf ve meslek, ayrıca zihinsel ve ruhsal yetiler bakımından son derece çeşitli kişilerce yazılan Kutsal Kitap’ın bölümleri, tarzları arasında büyük bir farklılığın yanı sıra, açıklanan konuların niteliğinde de çeşitlilik gösterir. Farklı yazarlar farklı ifade biçimleri kullanmışlardır; çoğunlukla aynı gerçek bir yazar tarafından diğerine göre daha çarpıcı bir şekilde sunulur. Birkaç yazar bir konuyu çeşitli açılardan ve ilişkiler bakımından sunduğu için de, yüzeysel, dikkatsiz ya da önyargılı okuyucuya çelişki ya da tutarsızlık olarak görünse de, düşünceli ve saygılı öğrenciler daha net bir kavrayış ile altta yatan uyumun farkına varırlar. BM18 14.1

Farklı bireyler tarafından sunulan hakikat, çeşitli yönleriyle ortaya konulur. Bir yazar konunun bir aşamasından daha çok etkilenmiştir; kendi deneyimine ya da algılayış ve değerlendirme gücüne uygun konuları kavrar; bir başkası farklı bir aşamayı değerlendirir; ve bunların her biri Kutsal Ruh’un yönlendirmesi ile kendi zihninde en güçlü bir şekilde iz bırakan şeyi sunar - her birinde hakikate farklı bir bakış açısı, fakat tümünde mükemmel bir uyum vardır. Bu şekilde vahyedilen hakikatler birleşerek, insanların hayatın tüm durumlarında ve deneyimlerinde ihtiyaç duydukları şeylere uyarlanan, mükemmel bir bütün meydana getirir. BM18 14.2

Allah kendi gerçeğini dünyaya insan aracılar ile iletmekten memnun olmuştur ve kendisi, Kutsal Ruhu ile insanları yetkin kılarak bu işi yapmalarını sağlamıştır. Zihinleri söylenecek şeylerin ve yazılacak şeylerin seçiminde yönlendirmiştir. Hazine topraktan 1yapılma kaplara konulmuştur, ancak yine de Gökten gelmiştir. Tanıklık, insan dilinin mükemmellikten uzak ifadesi ile iletilmiştir, ancak yine de Allah’ın tanıklığıdır; Allah’ın itaatkâr ve imanlı çocukları, onda lütuf ve hakikatle dolu olan ilahî gücün yüceliğini görürler. BM18 14.3

Allah, Sözü’nde, insana kurtuluş için gerekli olan bilgiyi vermiştir. Kutsal Yazılar, O’nun isteğinin yetkin ve yanılmaz açıklaması olarak kabul edilmelidir. Bunlar, karakter standardı, doktrinlerin açıklayıcısı ve deneyimlerin kriteridir. “Kutsal Yazılar’ın tümü Tanrı esinlemesidir ve öğretmek, azarlamak, yola getirmek, doğruluk konusunda eğitmek için yararlıdır. Bunlar sayesinde Tanrı adamı her iyi iş için donatılmış olarak yetkin olur” (2. Timoteos 3:16, 17). BM18 15.1

Ancak Allah’ın kendi isteğini insanlara sözü aracılığıyla bildirmesi, Kutsal Ruh’un sürekli varlığını ve yönlendirmesini gereksiz hale getirmemiştir. Aksine, Kutsal Ruh, sözü O’nun hizmetkârlarına açmak ve öğretilerini aydınlatarak uygulamak üzere, Kurtarıcımız tarafından vaat edilmiştir. Kutsal Kitap’ı esinleyen Allah’ın Ruhu olduğuna göre de, Ruh’un öğretisinin sözün öğretisine aykırı düşmesi mümkün değildir. BM18 15.2

Kutsal Ruh, Kutsal Kitap’ı geçersiz kılmak için verilmemiştir, hiçbir zaman da bu amaçla bahşedilemez; zira Kutsal Yazılar tüm öğreti ve deneyimlerin test edilmesi gereken standardın Allah’ın sözü olduğunu açıkça bildirirler. Elçi Yuhanna, “Her ruha inanmayın. Tanrı’dan olup olmadıklarını anlamak için ruhları sınayın. Çünkü birçok sahte peygamber dünyanın her yanına yayılmış bulunuyor” diyor (1. Yuhanna 4:1). Yeşaya da “Tanrı’nın öğretisine ve bildirisine dönmek gerek! Böyle düşünmezlerse, onlar için hiç şafak sökmeyecek” diye beyan ediyor (Yeşaya 8:20). BM18 15.3

Aydınlanmış olduklarını iddia ederek, Allah’ın sözünün yönlendirmesine artık ihtiyaçları olmadığını ileri süren bir grubun hataları yüzünden, Kutsal Ruh’un çalışmasının üzerine büyük leke sürülmüştür. Bu kişiler, ruhta konuşan Allah’ın sesi olarak kabul ettikleri bir takım izlenimlerle yönlendirilmektedir. Ancak onları kontrol eden ruh, Allah’ın Ruhu değildir. Kutsal Yazılar’ı ihmal ederek izlenimlerin takip edilmesi, ancak kargaşaya, aldanışa ve yıkıma götürebilir. Yalnızca kötü olanın tasarılarını daha da ilerletmesine hizmet eder. Kutsal Ruh’un hizmetinin Mesih’in kilisesi için hayati önemde olmasından dolayı, aşırıcıların ve bağnazların hataları yoluyla Ruh’un çalışmasına leke sürmek ve Allah halkının Rabb’in kendisinin sağladığı bu kudret kaynağını ihmal etmelerine neden olmak, Şeytan’ın araçlarından biridir. BM18 15.4

Allah’ın sözüne uygun olarak, O’nun Ruhu’nun müjdenin yayılması döneminde çalışmasına devam etmesi gerekliydi. Hem Eski, hem de Yeni Ahit Yazıları’nın verildiği dönemler boyunca, Kutsal Ruh, Kutsal Yazılar Külliyatı’na giren vahiylerin yanı sıra, bireylerin zihinlerine ışık iletme işinden geri kalmadı. Kutsal Kitap’ın kendisi, insanların, Kutsal Yazılar’ın verilişiyle hiçbir ilgisi olmayan konularda, Kutsal Ruh aracılığıyla nasıl uyarı, tekdir, öğüt ve talimat aldığını anlatır. Farklı çağlarda yaşamış ve sözlerinden hiçbiri kaydedilmemiş olan peygamberlerden bahsedilir. Benzer şekilde, Kutsal Yazılar Külliyatı’nın tamamlanmasından sonra, Kutsal Ruh’un çalışmasına devam ederek Allah’ın çocuklarını aydınlatması, uyarması ve teselli etmesi gerekliydi. BM18 16.1

İsa öğrencilerine, “Baba’nın benim adımla göndereceği Yardımcı, Kutsal Ruh, size her şeyi öğretecek, bütün söylediklerimi size hatırlatacak” vaadini verdi. “O, yani Gerçeğin Ruhu gelince, sizi tüm gerçeğe yöneltecek... ve gelecekte olacakları size bildirecek” (Yuhanna 14:26; 16:13). Kutsal Yazılar bu vaatlerin, elçilerin zamanıyla sınırlanmak bir yana, Mesih’in kilisesinin tüm dönemlerini kapsadığını açık bir şekilde öğretir. Kurtarıcı, izleyicilerine güvence verir: “İşte ben, dünyanın sonuna dek her an sizinle birlikteyim” (Matta 28:20). Pavlus da, Ruh’un armağanlarının ve tezahürlerinin, kilisede “hepimiz, imanın ve Allah’ın Oğlu’nun bilgisi birliğine erişinceye, mükemmel insan oluncaya, Mesih’in dolgunluğunun boyu ölçüsüne erişinceye dek, kutsalların kutsallıkta tamamlanması için, hizmet işi için, Mesih’in bedeninin bina olunması için” ortaya konduğunu açıklar (Efesliler 4:12, 13 [Kİ]). BM18 16.2

Elçi, Efes’teki imanlılar için şöyle dua etti: “Rabbimiz Isa Mesih’in Tanrısı, yüce Baba, kendisini tanımanız için size bilgelik ve vahiy ruhunu versin... O’nun çağrısından doğan umudu, kutsallara verdiği mirasın yüce zenginliğini ve iman eden bizler için etkin olan kudretinin aşkın büyüklüğünü anlamanız için, yüreklerinizin gözleri aydınlansın...” (Efesliler 1:1719). İlahî Ruh’un, anlayışı aydınlatma ve Allah’ın kutsal sözünün derin konularını zihne açıklama hizmeti, Pavlus’un Efes kilisesi için böyle dilediği bereketti. BM18 17.1

Pentikost günü Kutsal Ruh’un harika bir şekilde tezahür edişinden sonra Petrus, halkı günahlarının bağışlanması için tövbe etmeye ve Mesih’in adıyla vaftiz olmaya çağırdı ve şöyle dedi: “Kutsal Ruh armağanını alacaksınız. Bu vaat sizler, çocuklarınız, uzaktakilerin hepsi için, Tanrımız Rab’bin çağıracağı herkes için geçerlidir” (Elçilerin İşleri 2:38, 39). BM18 17.2

Allah’ın büyük gününün sahneleriyle yakından bağlantılı olarak, Rab, Yoel peygamber aracılığıyla Ruhu’nun özel bir tezahürünü vaat etti. Yoel 2:28. Bu peygamberlik, Pentikost Günü Ruh’un dökülmesiyle kısmen gerçekleşti; ancak tamamen yerine gelmesi, müjdenin tamamlanma çalışmasında ilahî lütfun tezahür etmesiyle olacaktır. BM18 17.3

İyilik ile kötülük arasındaki büyük mücadele, zamanın sonuna doğru şiddetini arttıracaktır. Şeytan öfkesini tüm çağlarda Mesih’in kilisesine karşı göstermiştir; Allah ise halkını güçlendirmek ve onların kötü olana karşı dik durabilmelerini sağlamak için onlara lütfunu ve Ruhu’nu bağışlamıştır. Mesih’in elçileri O’nun müjdesini dünyaya iletecekleri ve gelecekteki tüm çağlar için yazıya geçirecekleri zaman, Ruh’un aydınlığı ile bilhassa güçlendirilmişlerdi. Ancak kilise nihai kurtuluşuna yaklaşırken, Şeytan daha da büyük güçle çalışacaktır. “Zamanının az olduğunu bilerek büyük bir öfkeyle” iner (Vahiy 12:12). “Her türlü mucizede, yanıltıcı belirtilerle harikalarda” çalışacaktır (2. Selanikliler 2:9). Altı bin yıldır, bir zamanlar Allah’ın melekleri arasında en yücesi olan bu üstün zekâ, tamamen aldatma ve yıkım işine odaklanmıştır. Ve çağlar boyu süren bu çekişmelerde kazanılan tüm şeytanî yetenek ve kurnazlık, geliştirilen tüm zalimlik, son çatışmada Allah’ın halkına baskı yapmak için kullanılacak. İşte bu tehlike zamanında Mesih’in izleyicileri, dünyaya Rabb’in ikinci gelişinin uyarısını iletmeli; ve O’nun gelişinde “lekesiz, kusursuz” olarak duracak bir topluluk hazırlanmalıdır (2. Petrus 3:14). Bu zamanda kilisenin ilahî lütfun ve kudretin özel güçlendirmesine duyduğu ihtiyaç, elçilerin zamanındakinden daha az değildir. BM18 17.4

Kutsal Ruh’un aydınlatması ile, iyilik ile kötülük arasında uzun zamandan beri devam eden çatışmanın sahneleri bu sayfaların yazarına açılmıştır. Zaman zaman, Yaşam Önderi ve kurtuluşumuzun Kaynağı olan Mesih ile kötülüğün efendisi ve günahın kaynağı ve Allah’ın kutsal yasasını ilk çiğneyen olan Şeytan arasındaki büyük mücadelenin, çeşitli çağlarda nasıl devam ettiğini görmeme izin verildi. Şeytan’ın Mesih’e olan düşmanlığı, O’nun izleyicilerine karşı gösterildi. Allah’ın yasasının ilkelerine karşı duyulan aynı nefret, aynı aldatma tarzı ve bunun aracılığıyla yanılgının gerçekmiş gibi gösterilmesi, insan yasalarının Allah’ın yasasının yerine konulması ve insanların yaratıcı yerine yaratılana ibadet etmeye yönlendirilmesi, geçmişin tüm tarihinde izlenerek görülebilir. Şeytan, Allah’ın karakterini yanlış tanıtarak insanların Yaratıcı hakkında yanlış bir anlayışa kapılmalarını ve bu sayede O’na sevgiyle değil, korkuyla ve nefretle bakmalarını sağlama çabalarını; ilahî yasanın bir kenara bırakılması ve insanları onun gerekliliklerinden muaf olduklarını düşünmelerine yönlendirmek için gösterdiği gayreti; ve aldatmalarına karşı gelmeye cüret eden herkese zulmünü, tüm çağlarda kararlılıkla sürdürmüştür. Bunlar, ataların, peygamberlerin ve elçilerin, şehitlerin ve reformcuların tarihinde izlenebilir. BM18 18.1

Son büyük çatışmada Şeytan, tüm geçmiş çağlarda olduğu gibi, aynı yöntemi uygulayacak, aynı ruhu sergileyecek ve aynı amaç için çalışacaktır. Geçmişte olanlar tekrar olacaktır, bir farkla ki, gelmekte olan çatışma dünyanın daha önce hiç şahit olmadığı kadar büyük bir yoğunlukta olacaktır. Şeytan’ın hileleri daha sinsi, saldırıları daha kararlı olacaktır. Öyle ki, elinden gelse seçilmiş olanları saptıracaktır (Markos 13:22). BM18 19.1

Allah’ın Ruhu zihnimde sözünün harika gerçeklerini ve geçmiş ile geleceğin sahnelerini açtıkça, bana bu şekilde bildirilmiş olanları - geçmiş çağlardan beri süregelen mücadelenin tarihinin izini sürme, özellikle de geleceğin hızla yaklaşmakta olan çatışmasına ışık tutacak bir şekilde sunmak üzere, diğerlerine açıklama görevi verildi. Bu amacı gerçekleştirmeye çalışırken, kilise tarihindeki olayları, farklı dönemlerde dünyaya verilen, Şeytan’ın öfkesini uyandıran, dünyayı seven bir kilisenin düşmanlığına neden olan ve “ölümü göze alacak kadar” can sevgisinden vazgeçen2 kişilerin tanıklığıyla sürdürülen büyük denenme gerçeklerinin ortaya çıkışlarını izleyecek şekilde seçmeye ve gruplamaya gayret ettim. BM18 19.2

Bu kayıtlarda, önümüzdeki çatışmanın bir öngörümüne tanık olabiliriz. Bunları Allah’ın sözünün ışığında ve O’nun Ruhu’nun aydınlatması altında düşündüğümüzde, kötülüğün efendisinin hilelerinin ve Rabb’in dönüşünde O’nun önünde “kusursuz” bulunacak olanların kaçınması gereken tehlikelerin açığa çıktığını görebiliriz. BM18 19.3

Geçmiş çağlarda reformun gelişiminde iz bırakan muazzam olaylar tarihin konularıdır, Protestan dünyası tarafından iyi bilinir ve yaygın olarak kabul edilir; bunlar hiç kimsenin yadsıyamayacağı gerçeklerdir.Bu tarihi kitabın kapsamına ve gereken yer kısalığına göre, doğru anlaşılmasını bozmadan, olguları mümkün olduğunca kısa bir yer içinde bir özet olarak sundum. BM18 19.4

Bir tarihçinin olayları konuya özlü ve kapsamlı bir bakış açısı sağlayabilecek şekilde bir araya grupladığı, ya da ayrıntıları elverişli bir şekilde özetlediği bazı durumlarda, sözleri alıntı yapılmıştır; fakat bazı durumlarda özel olarak atıfta bulunulmamıştır, zira alıntılar o yazarı bir otorite olarak göstermek amacıyla değil, yazarın ifadeleri konunun kolay ve etkili bir şekilde sunulmasına imkân tanıdığı için verilmiştir. Kendi zamanımızda reform çalışmasını devam ettiren kişilerin deneyimlerini ve görüşlerini aktarırken, basılmış eserlerinden benzer şekilde yararlanılmıştır. BM18 19.5

Bu kitabın amacı, eski zamanların çatışmalarıyla ilgili yeni gerçekler sunmaktan ziyade, yaklaşan olaylar ile ilgili olan hakikatleri ve ilkeleri ortaya çıkarmaktır. Buna rağmen, ışığın ve karanlığın güçleri arasındaki mücadelenin bir parçası olarak incelendiğinde, geçmişe dair tüm bu kayıtların yeni bir önem kazandıkları görülür; ve onlar aracılığıyla geleceğe, geçmiş çağların reformcuları gibi, tüm dünyasal iyilikleri kaybetme tehlikesi altındayken dahi, “Allah’ın sözü için ve Isa Mesih’in şehadeti için” 3 tanıklıkta bulunmaya çağrılacak olanların yolunu aydınlatan bir ışık tutulmuştur. BM18 20.1

Bu kitabın amacı, doğruluk ile yanılgı arasındaki büyük mücadelenin sahnelerini açmak; Şeytan’ın hilelerini açığa çıkarmak ve ona başarılı bir şekilde karşı konulabilecek yolları açıklamak; Allah’ın, yaratıklarıyla olan tüm ilişkilerindeki adaletini ve iyiliğini tümüyle sergilemek üzere, günahın kökeni ve sona erişi konusuna ışık tutarak, büyük kötülük sorununa tatmin edici bir çözüm sunmak; ve O’nun yasasının kutsal ve değişmez niteliğini göstermektir. Yazarın içten duası, bu kitabın, bizi seven ve bizim için kendi canını feda eden Kişi’nin övülmesi için, canları karanlığın gücünden kurtaracak ve “kutsalların ışıktaki mirasına ortak olmaya” 4 götürecek bir etki bırakmasıdır. BM18 20.2

E. G. W