Sevgi öğretmeni
68. Dış Avluda
“Bayramda tapınmak üzere Kudüs'e gidenler arasında bazı Grekler vardı. Bunlar, Celile'nin Beytsayda kentinden olan Filipus'a gelerek, 'Efendimiz, İsa'yı görmek istiyoruz' diye rica ettiler. Filipus gitti, bunu Andreya'ya bildirdi. Andreya ve Filipus da gidip İsa'ya haber verdiler.”1 SO 613.1
Bu kez İsa galip gelmiş görünüyordu. Hahamlar ve Ferisilere karşı mücadeleyi kazanmıştı; fakat onlar tarafından Mesih olarak asla kabul edilmeyeceği açıkça görülüyordu. Son ayrılık zamanı gelmişti. Bu durum O'nun öğrencilerine umutsuz gibi görünüyordu; fakat İsa görevinin sonuna yaklaşıyordu. Sadece Yahudi ulusunu değil, tüm dünyayı ilgilendiren olay gerçekleşmek üzereydi. İsa, dünyanın gerçeğe olan susuzluğunu yansıtan Greklerin şu ricasını duyduğunda, E- fendimiz İsa'yı görmek istiyoruz” yüzü ilahi ışıkla aydınlandı ve şöyle dedi: “İnsanoğlu'nun yüceltileceği saat geldi.”2öreklerin ricasında büyük fedakarlığının sonuçlarının ciddiyetini gördü. SO 613.2
Bu adamlar, tıpkı başlangıçta doğudan gelen bilginler gibi yaşamının son anlarına doğru Kurtarıcı'yı bulmak için batıdan gelmişlerdi. İsa'nın doğduğu dönemde Yahudi ulusu kendi hırslı planlarıyla öylesine meşguldü ki, O'nun yeryüzüne geldiğinden habersizdiler. Putperest bir ülkeden ellerinde hediyeleriyle bilginler İsa'ya tapınmak üzere yemliğe geldikleri gibi, aynı şekilde ulusları, kavimleri ve dünyanın tüm halklarını temsil eden Grekler de İsa'yı görmeye gelmişlerdi. Tüm ülkelerin ve çağların halkları Kurtarıcı'nın çarmıhına yöneleceklerdi. “Doğudan ve batıdan birçok insan gelecek. Göklerin Egemenliğinde İbrahim, İshak ve Yakup ile birlikte sofraya oturacaklar.”3Grekier, İsa'nın Kudüs'e görkemli girişini duymuşlardı. Bazıları O'nun kâhinleri ve din yorumcularım tapınaktan kovduğunu; O'nun Davut'un tahtına geçeceğini ve İsrail'in kralı olarak saltanat süreceğini sanmışlar ve bu düşüncelerini de çevrelerine yaymışlardı. Grekler O'nun hizmetiyle ilgili gerçeği bilmek istiyorlardı. “Efendimiz İsa'yı görmek istiyoruz”4dediler. Onların bu istekleri gerçekleşti. Onların bu dilekleri kendisine iletildiğinde İsa, tapınağın Yahudiler hariç kimsenin içeriye alınmadığı bölümündeydi. Dış avludaki Greklerin yanma gitti ve onlarla bizzat görüştü. SO 613.3
İsa'nın yüceltilmesinin zamanı gelmişti. Çarmıhın gölgesinde duruyordu ve Greklerin dileği, kendisinin gerçekleştirmek üzere olduğu fedakarlığın Allah'ın ailesine yeni çocuklar kazandıracağını gösterdi. Greklerin kendisini o an hiç de hayal etmedikleri bir durumda göreceklerini biliyordu. Tanrı'nın Oğlu'ndan önce serbest bırakılmak için seçilen hırsız ve katil olan Barabas'ın yanında göreceklerdi. Hahamlar ve din yorumcularının kışkırttığı insanların kendi tercihlerini yaptıklarını göreceklerdi. “Pilatus, 'Öyleyse Mesih denen İsa'yı ne yapayım?' dedi. Hep bir ağızdan 'çarmıha gerilsin' dediler.”5İsa insanlığın günah-larının bedelini ödeyerek ilahi egemenliğinin kurulacağını ve tüm dünyaya yayılacağını biliyordu. O, Kurtarıcı olarak çalışacaktı ve ruhu hüküm sürecekti. Bir an geleceğe doğru baktı ve dünyanın dört bir yanından yükselen şu haykırışı duydu, “Dünyanın günahlarını ortadan kaldıran Allah'ın Kuzusu'na bakın.”6Yahudiler ve ulusların arasında ayırım duvarının yıkılmasının ve tüm ulusların, dillerin ve halkların kurtuluş mesajını duymalarının gerekli olduğu anda, bu yabancıların yüreğinde harmanlanması gereken iyi ürünler olduğunu gördü. Tüm yüreğiyle bunu beklediğini ve umutlarının eridiğini şu sözleriyle ifade etti: “İnsanoğlu'nun yüceltileceği saat geldi.”7Fakat bu yüceltilmenin nasıl olacağını asla aklından çıkarmadı. Ulusların katılımı O'nun yaklaşan ölümünden sonra devam edecekti. Dünya sadece O'nun ölümü sayesinde kurtulabilirdi. Bir buğday tanesi gibi Tanrı'nın Oğlu'nun da toprağa atılıp ölmesi; sonra tekrar yaşaması gerekiyordu. SO 614.1
İsa, kendi geleceğini onlara açıklarken öğrencilerinin anlayabilmesi için doğadan örnekler anlattı. Ölümüyle hizmetinin gerçek amacı yerine gelecekti. “Size doğrusunu söyleyeyim; buğday tanesi toprağa düşüp ölmedikçe yalnız kalır. Ama ölürse çok ürün verir.”8Buğday tanesi toprağa düşüp öldüğü zaman ürün verir. Aynı şekilde İsa'nın ölümü de Allah'ın Egemenliği için ürün verecekti. O'nun ölümü insanlığa yaşam getirecekti. SO 615.1
İnsanlar ürünün en iyi kısmını toprağa ekerek, tahıl stoklarını her yıl belli oranda korurlar. Tahıl tohumları Allah'ın gözetmesi için bir süre toprağın altında kalmalıdırlar. Daha sonra tahılın yaprakları, başaklar ve başakların içinde taneler belirmeye başlar; fakat tahıl toprağa ekilip gözden kaboluncaya dek bu gelişme gerçekleşmez. SO 615.2
Toprağa gömülen tohum ürün verir ve daha sonra elde edilen bu ürünün bir kısmı tekrar toprağa ekilir. Ekinin biçilmesi sonucunda da hasat toplanır. Aynı şekilde İsa'nın çarmıhtaki ölümü de sonsuz yaşam için ürün verecektir. Bu kurbanın ürünü olarak onlar, sonsuz çağlar boyunca yaşayacaktır. SO 615.3
Kendi hayatını koruyan tahıl tanesi asla ürün veremez ve tek başına kalır. İsa eğer isteseydi, kendisini ölümden kurtarabilirdi; fakat eğer bunu yapsaydı, yalnız kalır ve Allah'ın ailesine yeni çocuklar ka- zandıramazdı. Sadece kendi hayatını feda ederek insanlığa yaşam verebilirdi. Sadece ölmek için toprağa düşerek her ulustan, her dilden ve her soydan insanların Allah'a hizmet için bir araya geldiği o büyük hasadın oluşmasını sağlayan tohum olabilirdi. SO 615.4
İsa bunu şu sözlerle dile getirir: “Canını seven onu yitirir. Ama bu dünyada canını gözden çıkaran9onu sonsuz yaşam için koruyacaktır.”10İsa ile birlikte ürün veren işçiler ilk önce toprağa düşüp ölmelidirler. Yaşam dünyanın ihtiyacını karşılamak için saban izinin altına atılmalıdır. Bencillik ve kibre son verilmelidir. Kendini feda etme yasası kendini koruma yasasıdır. Çiftçi tahılını ekerek onu korur. Aynı şekilde insan yaşamında vermek, yaşamaktır. Korunacak olan yaşam, Allah'a hizmet etmek ve insanların yararına iyi işler yapmak için ada- nan yaşamdır. Bu dünyada İsa'ya hizmet etmek için kendi yaşamlarını feda eden, onu sonsuz yaşamda koruyacaktır. SO 615.5
İnsanın sadece kendisi için harcadığı yaşamı, tıpkı yenip tükenen tahıla benzer ve hiç kimseye bir fayda sağlamadan yok olup gider. İnsan sahip olduğu her şeyi kendisi için biriktirebilir; sadece kendisi için yaşayabilir, planlar yapabilir ve yalnızca kendisini düşünüyor olabilir. Fakat onun yaşamı böyle boş bir şekilde geçip gider ve sonuçta ne kendisine ne de diğer insanlara bir fayda sağlar. Kendisine hizmet eden bir yasa kendisini yok eden bir yasadır. SO 616.1
“Bana hizmet etmek isteyen ardımdan gelsin. Ben neredeysem o da orada olacaktır. Baba, bana hizmet edeni onurlandıracaktır.”11İsa ile birlikte çarmıhı taşıyanlar, O'nun yüceliğinin paydaşı olacaklardır. Öğrencilerinin de kendisi ile birlikte yüceltildiğini görmek İsa'nın yüreğini sevinçle doldurur. Onlar, İsa'nın büyük fedakarlığının ürünüdürler. O'nun kendi karakterinin ve ruhunun onların üzerindeki olumlu etkisi O'nun ödülüdür ve bu, daima O'nun sevinci olacaktır. Başkalarının yüreklerinde ve yaşamlarında kendi çalışmalarının ve fedakarlıklarının ürünleri görüldüğünde onlar da bu sevinci İsa ile birlikte paylaşacaklardır. Onlar İsa ile birlikte çalışırlar ve Allah tıpkı İsa'yı onurlandırdığı gibi onları da onurlandırır. SO 616.2
Ulusların katılımının bir belirtisi olan Greklerin mesajı İsa'ya hizmetinin bütününü hatırlattı. Gökyüzünde ilk hazırlandığı zamandan itibaren yaklaşan ölümüne kadar olan kurtarılış planını düşündü. Tanrı'nın Oğlu'nu sanki gizemli bir bulut sarmıştı. Yanındakiler, bulutun koyu karanlığını hissettiler. İsa derin bir şekilde düşünmeye başladı; sonunda acı dolu şu sözleriyle sessizlik bir anda sona erdi: “Şimdi yüreğim sıkılıyor. Ne diyeyim? 'Baba beni bu saatten kurtar' mı diyeyim?12İsa acı dolu kaseyi tadıyordu. Halkın önünde sanki çok büyük suç işlemiş ve bunun sonucunda korkunç bir şekilde ölümü hak etmiş ve Allah tarafından bile terk edilmiş biri gibi gösterileceğinden dolayı üzülüyordu. Karanlığın güçlerine karşı savaşı, insanların günahlarının ağır yükü ve Allah'ın günaha olan öfkesi O'nun bitkin düşmesine neden oldu. Yüzünü ölümün solgun rengi kapladı. SO 616.3
Babasının isteğine tamamen bağlıydı. “Ben bu amaç için bu saate geldim. Baba adını yücelt”13dedi. Sadece İsa'nın ölümü ile Şeytan'ın egemenliği son bulabilirdi. İnsanlık sadece bu şekilde kurtarılabilir ve Allah'ın adı sadece bu şekilde yüceltilebilirdi. İsa bu acıyı çekmeye razı oldu ve bu büyük fedakarlığı yapmayı kabul etti. Göklerin Hakimi insanlığın günahlarını taşımak için bu büyük acıyı çekmeye razı oldu. “Baba adını yücelt” dedi. Bunun üzerine gökten bir ses geldi: “Adımı yücelttim ve yine yücelteceğim.”14Yemlikten, bu sözleri söylediği zamana dek İsa, tüm yaşamı boyunca Allah'ı yüceltmişti ve çok yakında çekeceği büyük acıda O'nun adını gerçekten yine yüceltecekti. SO 617.1
Gökten gelen ses duyulduğunda, sanki bir ateş duvarı gibi Yüce Allah'ın kolları O'nu sarmışçasına, buluttan aşağı bir ışık süzüldü. İnsanlar bu manzara karşısında şaşırdı ve korkuya kapıldı. Hiç kimse konuşmaya cesaret edemedi. Herkes sessiz bir şekilde İsa'ya bakıyordu. Allah'ın bu tanıklığından sonra bulut gökyüzünde dağıldı. İsa ile Allah arasındaki görülebilir ilişki bir süre sonra sona erdi. SO 617.2
Orada duran ve bunu duyan kalabalık “gök gürledi” dedi. Başkaları “bir melek O'nunla konuştu” dedi.15Fakat Grekier o bulutu gördüler, sesi duydular, bunun ne demek olduğunu anladılar ve İsa'nın ilahiliğinin gerçekten de farkına vardılar. İsa onlara Allah tarafından gönderilen Kişi olarak göründü. SO 617.3
Allah'ın sesi, İsa'nın görevinin başlangıcındaki vaftizi sırasında ve görünümünün değiştiği dağda duyulmuştu. Daha farklı bir durumda ve daha kalabalık bir halk grubu tarafından üçüncü kez duyuldu. İsa, Yahudilerin durumu ile ilgili gerçeği açıklamıştı. Başlarına gelecek felakete karşı onları son kez uyarmıştı. Tanrı şimdi Oğlu'nun görevini tekrar onayladı. İsrail'in reddettiği Kişi'yi kabul etti. İsa, Bu ses benim için değil; sizin içindir” dedi.16İsa, Mesihliğini en belirgin kanıtıyla ve Allah'ın kendisine tanıklık etmesiyle Tanrı'nın Oğlu olduğunu açıkça göstermişti. SO 617.4
“Bu dünya şimdi yargılanıyor. Bu dünyanın egemeni şimdi dışarı atılacak. Ben yerden yukarı kaldırıldığım zaman bütün insanları ken- dime çekeceğim.”17Dünyanın krizi budur. “Ben insanlığın günahlarının bedelini ödediğimde dünya yükseltilecektir.” Şeytan'ın insanların ruhu üzerindeki kontrolü yok edilecektir. İnsanlığın gözünde Allah'ın değeri tekrar yükseltilecektir ve Allah'ın kutsal halkından oluşan bir aile göksel mekanı miras alacaktır. Bu, İsa'nın ölümünün sonucunda gerçekleşecektir. Kurtarıcı, bu görkemli manzarayı derin bir şekilde düşünür ve birdenbire tüm dehşetiyle çarmıh gözlerinin önüne gelir. SO 617.5
Fakat kurtarılma işi sadece çarmıh ile gerçekleşmez. Allah'ın sevgisi tüm evrene gösterilir. Bu dünyanın egemeni dışarı atılır. Şey- tan'ın Allah'a karşı getirdiği suçlamaların yanlış olduğu açıkça görülür. Onun gökyüzüne ettiği hakaret sonsuza dek silinir. Meleklerle birlikte insanlar da Kurtarıcı'ya yaklaşır. “Ben yerden yukarı kaldırıldığım zaman bütün insanları kendime çekeceğim.” SO 618.1
İsa bu sözleri söylerken çevresinde birçok kişi toplandı ve içlerinden biri şöyle dedi: “Kutsal Yasa'dan öğrendiğimize göre Mesih sonsuza dek kalacaktır. Nasıl oluyor da sen 'İnsanoğlu yukarı kaldırılmalıdır' diyorsun? Kimdir bu İnsanoğlu?” İsa, “Işık kısa bir süre daha aranızdadır. Karanlıkta kalmamak için ışığınız varken yürüyün. Karanlıkta yürüyen nereye gittiğini bilemez. Siz de ışık varken ışığa iman edin ki, ışığın oğulları olasınız” dedi.18Fakat gözlerinin önünde birçok mucize yapmasına rağmen O'na inanmadılar. SO 618.2
Daha önceden de O'na şu soruyu sormuşlardı: “Görüp, sana i- nanmamız için nasıl bir mucize yapacaksın?”19İsa, birçok mucize gerçekleştirmişti; fakat onlar gözlerini kapamış ve kalplerini taşlaştır- mışlardı. Yüce Allah bu kez bizzat kendisi konuşmuştu. Bunun üzerine başka bir mucize yapmasını istemediler; fakat yine de O'na inanmadılar. SO 618.3
“Bununla birlikte Yahudi liderlerin çoğu İsa'ya iman etti; fakat Ferisiler yüzünden havra dışına atılmamak için bunu açıkça söyle- yemediler.”20Allah'ın nazarında iyi bir kul olmaktansa çevrelerindeki insanlar tarafından yüceltilmeyi yeğliyorlardı. Çevrelerindeki kişiler tarafından kendilerine yöneltilecek hakaretlerden ve eleştirilerden kaçınmak için İsa'nın sunduğu sonsuz yaşam önerisini reddettiler. Birçok kimse asırlardır aynı şeyi yapmaya devam etmektedir! İsa şu sözleriyle onlara seslenmektedir: “Canını seven onu yitirir. Ama bu dünyada canını gözden çıkaran21onu sonsuz yaşam için koruyacaktır.”22“Beni reddeden ve sözlerimi kabul etmeyen kişiyi yargılayacak biri var. O kişiyi son günde yargılayacak olan söylediğim sözdür.”23 SO 618.4
Başlarına gelecek büyük felaketin zamanından haberi olmayanlara çok yazık! İsa, üzgün bir şekilde ve yavaş adımlarla tapınaktan ayrıldı. SO 619.1
Bu bölüm Yuhanna 12:20-43'e dayanmaktadır. SO 619.2