Geçmişten Sonsuzluğa - 2. Cilt
Bölüm 44—Aslanların Çukurunda
Medli Darius, daha önce Babil'li yöneticilerin işgal ettiği tahtı ele geçirdi ve hemen hükümeti yeniden oluşturmaya başladı. Darius bütün ülkeyi yönetecek yüz yirmi satrap atamayı uygun gördü. Bunların başına da biri Daniel olmak üzere üç bakan atadı. Krala zarar gelmemesi için bakanlar satraplardan hesap soracaklardı. Kendisinde bulunan olağanüstü ruh sayesinde Daniel öbür bakanlarla satraplardan üstün olduğundan, kral onu bütün ülkenin başına atamayı tasarlıyordu. 2GS 319.1
Daniel'e bağışlanan onur krallığın önde gelen adamlarının kıskançlığını uyandırdı, ona karşı yakınmak için fırsat kollamaya başladılar. Ama ellerinden bir şey gelmiyordu, çünkü ne suçlanacak bir yanını, ne de bir yanlışını buldular. Çünkü Daniel güvenilir biriydi. Kendisinde hiçbir eksiklik ya da yanlışlık bulamadılar. 2GS 319.2
Daniel'in kusursuz yaşamı düşmanlarını daha da fazla kıskançlığa itti. Sonunda, “Daniel'i Allahı'nın Yasası'yla ilgili bir konuda suçlayamazsak, bir suçlama nedeni bulamayacağız” dediler. 2GS 319.3
Başkanlar ve satı aplar birbirlerine danışarak peygamberi yıkıma sürükleyecek bir düzen kurmaya kalkıştılar. Krala bir teklif götürdüler. Buna göre egemenlikte hiç kimse kral Darius haricinde Allah'a ya da insana dua etmeyecekti. Bu fermanı çiğneyen kişi aslanların inine atılarak cezalandırılacaktı. 2GS 319.4
Satraplar fermanı hazırlayarak Darius'un imzasına sundular. Onun gururunu körüklemek için bu fermanı yürürlüğe koymanın kralın onurunu ve yetkisini artıracağını iddia ettiler. Satrapların düzeninden habersiz olan kral pohpohlamaya teslim olarak fermanı imzaladı. 2GS 319.5
Daniel'in düşmanlan Darius'un huzurundan çekilirken Yahve'nin kuluna karşı hazırladıkları tuzaktan ötürü sevinçliydiler. Hazırlanan bu komploda Şeytan'ın önemli bir rolü vardı. Peygamber krallıkta yüksek bir mevkideydi ve kötü melekler Daniel'in etkisinin, yöneticiler üzerindeki denetimlerini zayıflatmasından korkuyorlardı. Satrapların haset ve kıskançlığa teslim olmalarında Şeytan'dan kaynaklanan bu güçler büyük rol oynadılar. Daniel'i yıkıma sürüklemek için tasarı yapanlar bunlardı. Satraplar da kendilerini kötülüğe teslim ederek bu tasarıyı yürütmüş oldular. 2GS 319.6
Peygamberin düşmanları tasarılarının başarısını Daniel'in ilkelerine ödünsüz bağlılığına dayandırıyorlardı. Nitekim onun karakteriyle ilgili tahminlerinde yanılmadılar. Daniel fermanın ardındaki kötü tasarıyı fark etti, ama kendi yolundan asla şaşmadı. Dua etmeye en çok ihtiyaç duyduğu bir dönemde duaya ara veremezdi. Allah'ın yardımından ümit kesmektense yaşamdan ümit kesmeyi yeğlerdi. Satrapların başkanı olarak görevini sakin bir şekilde yerine getirmeye devam etti. Dua saati geldiğinde odasına çekilerek alışkanlığı olduğu üzere Kudüs'e bakan pencereleri açtı. Göklerin Allahına ricada bulundu. Bu eylemi gizlemeye çalışmamıştı. Allah'a bağımlı olmanın bedelini biliyordu, ama ruhu hiç sarsılmadı. Yıkımını hazırlayanların önünde bile Göklerle bağlantısı kopmuş gibi görünmeye razı değildi. Daniel kralın her türlü buyruğunu yerine getirirdi. Ancak ne kral ne de onun fermanı Daniel'i kralların Kralına bağlılıktan döndüremezdi. 2GS 320.1
Peygamber böylece sessiz , alçakgönüllü bir tavırla Allah ve kendisi arasına hiçbir dünyasal gücün giremeyeceğini cesaretle duyurmuş oldu. Çevresi putperestlerle kuşatılmış olduğu halde gerçeğe sadakatle tanıklık etti. Doğruluğun yanında korkusuzca yer alması putperest sarayın ahlaksal karanlığı içinde parlak bir ışık gibiydi. Daniel günümüzde Mesih'e inananların korkusuzluğunun ve bağlılığının değerli bir örneği olarak görülmektedir. 2GS 320.2
Satraplar bütün gün boyunca Daniel'i gözlediler. Üç kez odasına girdiğini gördüler ve üç kez Allah'a yakarmak için sesini yükselttiğini işittiler. Ertesi sabah krala şikayette bulundular. Devletin en saygın ve güvenilir adamı olan Daniel, küstahlık ederek kralın fermanını çiğnemişti. “Ey kral, kim otuz gün içinde senden başka bir insana ya da ilaha dua ederse, aslan çukuruna atılsın diye yasa imzalamadın mı?” 2GS 320.3
Kral, “Medler'le Persler'in değişmez yasası uyarınca çıkardığım yasa geçeılidir” diye karşılık verdi. Darius'a en güvenilir danışmanının davranışım bildirdiler. “Ey kral, Yahuda sürgünlerinden olan Daniel seni de imzaladığın yasayı da saymıyor; günde üç kez dua ediyor.” 2GS 320.4
Kral bu sözleri işittiği zaman sadık kuluna karşı hazırlanan tuzağı fark etti. Bu olayın onun krallığının görkemiyle ya da onuruyla değil Daniel'i kıskanmakla ilgili olduğunu kavradı. Bunu duyan kral çok üzüldü, Daniel'i kurtarmayı kafasına koydu. Onu kurtarmak için güneş batıncaya dek uğraştı. O zaman adamlar toplu halde krala gidip, “Ey kral, Medler'le Persler'in yasası uyarınca, kralın koyduğu yasanın ya da yasağın değiştirilemeyeceğini bilmelisin” dediler. Kralın fermanı değiştirilemezdi, her şeye rağmen yürürlüğe konmalıydı. 2GS 320.5
“Bunun üzerine kral Daniel'i getirip aslan çukuruna atmalarını buyurdu. Daniel'e de, “Kendisine sürekli kulluk ettiğin Allahın seni kurtarsın!” dedi. Çukurun ağzına bir taş konuldu, Daniel'le ilgili hiçbir şey değiştirilmesin diye kral hem kendi mühür yüzüğüyle, hem soyluların mühür yüzükleriyle taşı mühürledi. Sonra sarayına döndü; geceyi yemek yemeden, eğlenmeden geçirdi; uykusu kaçtı. 2GS 321.1
Allah Daniel'in arslan çukuruna atılmasını önlemedi. O ana dek kötü meleklerin ve kötü yürekli insanların amaçlarını gerçekleştirmelerine izin verdi. Böylece kulunun kurtuluşunu, gerçeğin ve doğruluğun düşmanlarının alt edilmesini çok daha dikkat çekici kıldı. Mezmurcu, “İnsanların gazabı bile sana övgüler doğuruyor” demiştir (Mezınur 76:10). Politika yapmayıp doğruluğun ardınca gitmeyi seçen bu kişi aracılığıyla Şeytan alt edilmiş, Allah'ın adı onurlandırılmış ve yüceltilmiştir. 2GS 321.2
Şafak sökerken kalkıp acele aslan çukuruna gitti. Çukura yaklaşınca üzgün bir sesle, “Ey yaşayan Allah'ın kulu Daniel, kendisine sürekli kulluk ettiğin Allahın seni aslanlardan kurtarabildi mi?” diye haykırdı. 2GS 321.3
Daniel, “Ey kral, sen çok yaşa!” diye yanıt verdi, “Allahım meleğini gönderip aslanların ağzını kapadı. Beni incitmediler. Çünkü Allah'ın önünde suçsuz bulundum. Sana karşı da, ey kral, hiçbir yanlışlık yapmadım.” Kral buna çok sevindi, Daniel'i çukurdan çıkarmalarını buyurdu. Daniel çukurdan çıkarıldı. Bedeninde hiçbir yara izi bulunmadı. Çünkü Allahı'na güvenmişti. 2GS 321.4
Kralın buyruğu uyarınca, Daniel'i haksız yere suçlayan adamları, karılarıyla, çocuklarıyla birlikte getirip aslan çukuruna attılar. Daha çukurun dibine varmadan aslanlar onları kapıp kemiklerini kırdılar. 2GS 321.5
Kral Darius dünyada yaşayan bütün halklara, uluslara ve her dilden insanlara şöyle yazdı: “Esenliğiniz bol olsun! Krallığımda yaşayan herkesin Daniel'in Allahı'ndan korkup titremesini buyuruyorum. O yaşayan Allah'dır, sonsuza dek var olacak. Krallığı yıkılmayacak, Egemenliği son bulmayacak. O kurtarır, O yaşatır, Gökte de yerde de belirtiler, şaşılası işler yapar. Daniel'i aslanların pençesinden kurtaran O'dur.” 2GS 321.6
Daniel'in kurtuluş öyküsünden şunu öğreniyoruz: Allah'ın çocukları gelecekleri umutla ve çevreleri arzuladıkları şeylerle dolu olduğu zaman nasıl davranıyorlarsa, sıkıntı ve denenme dönemlerinde de aynı şekilde davranmalıdırlar. Aslan çukurundaki Daniel'le, kralın huzurunda devlet başkanı ve En Yüce Olan'ın peygamberi olarak duran Daniel aynı kişilerdi. Yüreği Allah'a bağımlı olan adam, Allah'ın lütfundan ve iyiliğinden tadarken nasılsa en büyük sınavdan geçerken de aynı şekilde davranacaktır. İman gözün görmediğini görür ve sonsuz gerçekleri kavrar. 2GS 322.1
Gökler doğruluk uğruna acı çekenlere çok yakındır. Mesih kendi çıkarını sadık halkının çıkarlarıyla özdeşleştirir, O'nun seçilmiş olan halkına dokunanlar O'na dokunmuş olurlar. Bedensel zarardan ya da sıkıntıdan kurtarmak için halkına yakın olan Rab kötülüklerden korumak için de yakındır. Her koşulda doğruluğunu koruması ve tanrısal lütuf aracılığıyla zafer kazanması için kuluna güç verir. 2GS 322.2
Babil ve Med-Pers krallıklarında devlet adamı olarak işlev gören Daniel'in deneyimi işadamının sadece planlayıcı ve yönetici bir adam olması gerekmediğini, her adımda Allah'ın talimatıyla yaşayan bir kişi olması gerektiğini ortaya koymaktadır. Dünyanın en büyük krallığının başbakanı olan Daniel aynı zamanda Allah'ın peygamberiydi ve göksel esinin ışığına sahipti. Bizim gibi tutkulara sahip olduğu halde Kutsal Kitap onu kusursuz olarak tanımlamaktadır. Görev tutanakları düşmanları tarafından yakından incelendiği halde kusur bulunamadı. Daniel yüreği iman yoluyla değişmiş, kutsanmış, Allah'ın gözünde doğru olan bir •işadamının nasıl yetkin bir örnek oluşturabileceğini gözler önüne serdi. 2GS 322.3
Göklerin ilkelerine katı bağlılık ruhsal bereketler kadar geçici bereketler de sağlar. Allah'a sarsılmadan bağlı kalan ve benliğini denetim altında tutan Daniel, soylu saygınlığı ve sarsılmaz dürüstlüğü sayesinde sorumlu kılındığı imansız yetkilinin sevgisini ve beğenisini kazanmıştır (Daniel 1:9). Bu özellikler onun yaşamının tümüne egemen olmuştur. Babil krallığının başbakanı konumuna yükseltilmiştir. Sonraki kralların yönetimleri, ulusun çöküşü ve başka bir dünya imparatorluluğunun kuruluşu sırasında Daniel'in bilgeliği ve devlet adamlığı o denli üstün, tavırları, nezaketi, yüreğinin gerçek iyiliği, ilkeye bağlılığı o denli kusursuzdu ki düşmanları bile onda herhangi bir yanlış bulamadılar. 2GS 322.4
İnsanlar tarafından devletin sorumlulukları ve krallığın sırlarıyla onurlandırılan Daniel, Allah tarafından da elçilikle onurlandırıldı ve kendisine gelecekteki çağların sırlarına ilişkin çok sayıda esin verildi. Danile kitabı'nın 7.vel2. bölümler arasında kaydedilen harika peygamberlikler peygamberin kendisi tarafından bile tam olarak anlaşılamadı. Ancak bu yaşamda son emeklerini verirken dünya tarihinin sonunda payına düşen mirası alacağına dair güvence verildi. Allah'ın tasarısıyla ilgili her şeyi anlamasına izin verilmemişti: “Ama sen, ey Daniel, son gelinceye dek bu sözleri sakla, kitabı mühürle.” Melek zamanın sonuna dek mühürlenecek olan peygamberlik sözleriyle ilgili Yahve'nin sadık habercisine şöyle dedi: “Ancak sana gelince, ey Daniel, son gelinceye dek yoluna devam et. Rahatına kavuşacak ve günlerin sonunda payına düşen mirası almak için uyanacaksın” (Daniel 12:4,9,13). 2GS 323.1
Dünya tarihinin son günlerine yaklaşırken Daniel'in peygamberlikleri özel ilgimizi gerektirmektedir, çünkü bunlar bizim yaşadığımız dönemle bağlantılıdır. Yeni Antlaşmanın son kitapçığındaki öğretişler de Daniel'in peygamberlikleriyle bağlantılıdır. Şeytan birçok kişiyi Daniel'in ve Yuhanna'nın yazılarındaki peygamberliklerin anlaşılmayacağına inandırmıştır. Ne var ki bu peygamberlikleri inceleyenlerin özel bir berekete kavuşacakları açıkça vaat edilmiştir. “Bilgeler anlayacak” (10.ayet). Daniel'in son günlerde açıklanacak olan sözleri ve Mesih tarafından kulu Yuhanna'ya verilen vahiyle ilgili şöyle denilmiştir: “Bu peygamberliğin sözlerini okuyana, burada yazılanları dinleyip yerine getirene ne mutlu! Çünkü beklenen zaman yakındır” (Esinleme 1:3). 2GS 323.2
Daniel ve Esinleme kitapçıklarında açıklandığı gibi ulusların yükselişi ve yıkılışına bakarak dışsal ve dünyasal görkemin ne kadar değersiz olduğunu görmeliyiz. Bütün gücüne ve ihtişamına rağmen Babil - o günkü insanların gözünde sağlam ve dayanıklı olmasına rağmen - nasıl da kayıp gidiverdi! Tıpkı çiçeğin kuruyup düşmesi gibi yok oluverdi! (Yakup 1:10). Med-Pers krallığı, Grek ve Roma krallıkları da aynı şekilde yok olup gittiler. Temelini Allah'ın atmadığı her şey aynı şekilde yok olup gitmeye mahkumdur. Yalnızca Allah'ın tasarısına uyan ve Onun karakterini onaya koyan unsurlar kalıcı olacaktır. Sadece Allah'ın ilkeleri kalındır. 2GS 323.3
Allah'in tasarısının ulusların tarihindeki işleyişim ve gelecekteki olaylarla ilgili vahyi dikkatlice incelemek, onlann gerçek değerini görebilmemizi ve yaşamın gerçek amacını öğrenebilmemizi sağlayacaktır. Böylece zamana ait unsurları sonsuzluk ışığında gördüğümüzde bizler de Daniel ve arkadaşları gibi gerçek, soylu ve kalıcı değerler için yaşayabiliriz. Bu dünyada Rabbimiz ve Kurtarıcımızın sonsuzlara dek kalacak olan krallığının ilkelerini öğrenerek O'nun gelişme hazırlanabiliriz. 2GS 324.1